27 Mayıs 2010 Perşembe

Deplasmanın Adı:Konya ‘Kar Zinciri’ # 2

Geçtiğimiz günlerde Konyaspor yeniden Süper Lig'e yükseldi.Ve İlk sayımızda yayınladığımız bir Konya deplasmanı hikayesi...

ON2SAAT Fanzine Sayı # 1


Şubat ayı… B.leverkusen maçından döneli İstanbul dan 2 gün oldu …bu sabah ta yine yeni bir deplasman sabahı .deplasmanın adı Konya!
saat 7gibi kalkıyorum. Bu saatte sınav için bile kalkmayan ben alarmı ertelemeden ayaktayım.kendime şaşıyorum aslında. Hava inadına kapalı,Burası böyleyse Konya nasıldır? Ama yollar kapalıymış ,kar varmış… Çokta umurumda mı sanki?

Vakit kaybetmeden evden çıkıyorum. Buluşma yerimiz kampüs. kampüse de deplasmandan deplasmana bu saatte giriyorum .yadırgıyorum aslında.Normalden biraz farklı geliyor.bizimkiler toplanmış bile.herkes akşamdan kalma.arka arkaya içilen kahveler fayda etmiyor.sabahın ilk saatlerinde ki kahvaltı da bünyemiz alışık olmadığından yarıda bırakılıp kaptanın telefonuyla beraber,yurt binasının önüne geçiyoruz.

Genelde okul servislerinde gördüğümüz, ama bize göre Deplasman için üretilmiş olan volttaki yerimizi alıp, yola koyuluyoruz.

Her deplasmanda kaptanın kafadan biri çıkar, yol boyunca ona eşlik eden, göremediği tabelaları okuyan, sağdan değil, soldan diyen biri... Kampüsten çıkmadan kaptana hemen yolların kapalı olabileceğini hatırlatıp,o arada kar zincirinin olup olmadığını soruyor.aldığı cevapla bizimde uykumuz açılıyor.

Antalya’yı geride bırakıyoruz. Manavgat’ta ihtiyaçlar ve birkaç deplasman yolucusunu kafileye dahil etmek için hipermarket zincirlerinden birinin önünde durup ,dolduruyoruz aracı.market personelinin şaşkın bakışlarını geride bırakıp tekrar yola düşüyoruz.

Biraz yol aldıktan sonra Akseki kavşağında,belki de yolculuğun zorlu olacağını bizden uzun bir süre sonra kaptanda algılıyor. Konya plakalı kavşakta sağa çekmiş araçların arkasına aracı park ediyoruz.Yanlarına gidip,yolların kapalı olduğunu, kar zinciri aradıklarını öğreniyoruz.Ve başlıyoruz kar zinciri aramaya…Birkaç benzinlikte bulamayınca U yapıp Manavgat’a geri dönüyoruz.Ve sanayide başlıyoruz pazar sabahı kar zinciri aramaya…açık birkaç dükkan buluyoruz ama anlaşmakta problem yaşıyoruz,hatanın bizde olduğunu hemen anlayıp düzeltiyoruz kendimizi.meğer bizim kar zinciri buralarda gar zenciri olarak biliniyormuş.:d Manavgat sanayinin altını üstüne getirdik ama kar zinciri yok!

Ani bir kararla kaptan Konya yoluna tekrar giriyor. ve tecrübelerinden bahsediyor. Bu arada birkaç telefon görüşmesiylede sorunu çözüyor..ve bu işinde karaborsasının olduğunu öğreniyoruz.Antalya sokaklarından alışığız yağmur bastırınca aniden her yerde şemsiye satan çocuklara…Kardan kapanınca da karayollarında belirli noktalarda her türlü araç için(otobüs,minibüs,kamyon,otomobil) kar zinciri işi ile uğraşan birinin numarasını kaptanımız buluyor.

Ve bir benzinlikte sıraya girmiş kamyonların arkasına çekiyoruz deplasman canavarı voltumuzu…Her yerde kar var.iniyoruz temiz havadır, uzun zaman oldu karda yürümeyeli diyoruz.Muhabbete dalmışken sağdan soldan gelen kartoplarının intikamı için koşuyoruz. aracın içi dahil her yerde gördüğümüzün suratına kartopu fırlatmaya başlıyoruz…

Kar topu oleyyyy kar topu oleyyy!!!
Kar zinciri oleyyyy kar zinciriii ollleeeyyyy!!!

Ve kısa moladan sonra artık kar zinciri takılmış aracımızla yollardayız…
Molaları azaltarak asgari hızla yolları açan karayolları çalışanlarını yavaş yavaş takip ederekten devam ediyoruz yola artık ihtiyaç molaları yolun ortasında durulup kapının açılmasıyla giderilirken birkaç adım ilerleyen ve aşağının uçurum olduğunu algılamayan kardeşimizi de son anda bir çığ yaratarak yuvarlanmasını engelledikten sonra daha yeni dillere düşmüş leverkusen maçı öncesi İstanbul otobüsünün son dörtlüsünde yaptığımız beste daha da gür yükselir olmuştu karla kaplı yolları aşarken…

Yine düştük yollara karda kışta yağmurda
Geliyoruz Cimbombomun aşkıyla
Yemin etti bu tayfa, sonu ölüm olsa da
Her zaman senin yanında olmaya!!!

Konya ya bağlanıp arada bir hava durumu hakkında bilgi alıyoruz selçuk UNI li kardeşlerimizden.Yolculukta 7.saate giriyoruz ve Konya dan gelen haberle hakemin sahaya çıktığını ve maçın ertelenme ihtimalinin yüksek olduğu haberi üstüne moral olarak hafiften çöküyoruz.

Kafalarımızda acaba diye soru işaretleri varken Konya dayız. saat 19.00 maç ertelenmiş…Radyodan duyduk.ama buraya kadar geldik diyerek stadın yolunu tutuyoruz.ve yarım saate stadın önündeyiz.istanbul ahalisi otobüslere dolmuş ve geri dönüyorlar.Selçuk UNI karşılıyor bizi.Ve kampüslerine dogru yola çıkıyoruz..Sağ olsun kardeşlerimizin muhabbetiyle ve ilgisiyle içimiz ısınıyor.ve içilen sıcak çorbalar ve etli ekmekte buna etken oluyor.karnımızı doyururken bir yandan da dönelim mi kalalım mı ikilemi arasında kalıyoruz.sabah devamsızlık problemi olanlar ve sınavı olanlar mecbur dönecek.bizde ne de olsa uefa macı var, bu hafta oynatmaz federasyon diyerekten dönüş kararı alıp kardeşlerimizle vedalaşıp tekrar yola çıkıyoruz.ve sabaha karşı Antalya dayız!toplam 15 saatten fazla yol yaptık Konya için anlatsak kimse inanmaz…

Ertesi gün Sabahın ilk saatleri okula geçerken kar başlıyor Antalya da!( her ne kadar bize göre ilginç gelmese de)…antalya sokaklarında fotoğraf çektirenler,eşini dostunu arayıp pencereden bak diyenler…konyadan kar getiriyoruz peşimizden 15yıl sonra Antalya ya…

Yıllarca akıllardan çıkmayacak bir deplasmanı da geride bırakıyoruz…

Not. Ve alınan kararla takım o berbat sahada maça çıkıyor. Pazartesi öğlen saatlerinde ellerimizde biletlerle maçı izliyoruz…Ve uğurun sakatlanmasıyla yıkılıyoruz…FEDERASYONun düşüncesiz kararının bedelini uğur sakatlanarak ödüyor!

Uğur'un biran önce sahalara dönmesi dileğiyle…